MELTEM SIRTIKARA
A Joyful Despair / Neşeli bir umutsuzluk
Kuad Gallery is presenting Meltem Sırtıkara’s solo exhibition, entitled “A Joyful Despair” within the 2016 Solo Exhibitions Program of the gallery.
In her exhibition entitled “A Joyful Despair”, Meltem Sırtıkara focuses to the intimate and social relations of individuals, to family notion, to identity glitches, to gaps and impossibilities in daily life, and the eternal search for happiness through her schematic and plain paintings with simple unadorned figures and pure colors.
Meltem Sırtıkara’s playful and ironic gaze and the paintings generated from this gaze should be regarded as an indispensable choice against the hegemony of the visual material produced by the current global political and economic order. It is an achievement to find these kinds of paintings with their different significations and vocabulary confronting the common visual deposit and impurity. With their explicit visual information and with simplicity and minimalist approach, the paintings invite the viewer to perceive and enjoy the harmony and contradictions, the attachments and ruptures in today’s daily life and human relations. To the individuals who cannot escape the mediocrity, uniformity and insecurity, Sırtıkara proposes a mental and sensual expansion through a game of schematic figures, arranged on a plain background, with limited and pure colors. The compositions, reminiscent of photography of family, social, and daily life activities reflect a certain “joy and happiness”. The inquisitive gaze of the viewer might discover the desolation, suspicion and insecurity rendered by the empty and undefined background, limited colors and the irony of the depicted moments of daily life. The viewer can feel more than the pleasure of solving a puzzle when trying to explore the meanings skillfully placed into the images. This juxtaposition of joy and despair gives the viewer to ponder on the identity of these figures, on their way of thinking and on the conditions they are living in, which in fact may be the reflection of his/her own life.
Beral Madra
*******************************************************************************************
KUAD GALERİ, 2016 yılı kişisel sergi programında Meltem Sırtıkara’nın yeni resimlerini sunuyor.
Meltem Sırtıkara’nın bakışı ve bu bakışla ürettiği resimler, küresel siyasal ve ekonomik düzenin ürettiği görsel malzemenin olumlu ya da olumsuz egemenliğine karşın, vazgeçilmez bir seçenek olarak izlenebilir. Söz konusu görsel birikinti ve kirlilik içinde insan beyni resimlerin sunduğu farklı göstergeleri keşfetmek istiyor ve bu olanağı bulduğunda da seviniyor. Sadelik ve en aza indirgenmişlikle etkileme gücüne sahip resimlerde mevcut resim alanının tümüne dengeli biçimde yayılmış bir görsel bilgi söz konusudur. Beyindeki görsel algı ve sanatçının konuyu çözümlemesinin işleyişine bağlı olarak izleyici bakışı resimde verilen karşıtlıkları, uyumları, yumuşak ya da sert geçişleri, kümeleri ya da parçaları zevkle ayıklıyor. İzleyici bir bilmeceyi çözerken duyduğu hazdan daha güçlüsünü, resmin doğrudan görüntüsü içine ya da arkasına yerleştirilen anlamları keşfetmeye çalışırken duyabiliyor. Beklentilerin ötesinde bilgi, işaret ve gösterge içeren bu resimlerin çok yönlülüğü de resime karşı duyulan ilginin nedenlerinden birisidir. Sırtıkara, yaşadığı düzen içinde sıradanlıktan, tekdüzelikten ve güvensizlikten kaçamayan insana, resimlerinde görsel sözcükler gibi dizilen figürlerin oluşturduğu oyuncu bir boyutla da zihinsel ve ruhsal bir açılım öneriyor.
MELTEM SIRTIKARA’nın figürlü ve soyut bireşimli resimleri bireyin, ailenin toplumun gündelik yaşamına ilişkin göstergeler içeriyor. Modernist belleğin “az olan çoktur” , Post-modern belleğin “fotoğrafik bakışı”nın da bireşimidir bu resimler. Saf renkler ve ayrıntısız biçimler kullanılarak oluşturulan sade ve doğrudan bir uslupla işlenmiş resimlerde tek renkli arkaalana yerleştirilmiş figürler, bir açıdan bireylerin özel yaşamından, toplumsal faaliyetlerinden ve aile fotograflarından alıntıları çağrıştırır. İlk bakışta bu figürlerin gündelik yaşam içinde “neşe ve mutluluk” yansıttıkları izlenir. Yukarıda sözü edilen resmin içerdiği sorunsalı keşfetmeye çalışan bakış ise bu mutluluk arkasındaki sorgulamaları, kuşkuları ve güvensizlikleri algılar. Bu ikinci aşamada figürlerin yerleştirdikleri boş ve tanımsız alanlar, kısıtlı renkler ve gösterilen anlardaki kara mizah etkindir. Bu ikilem figürlerin işaret ettiği ilişkiler, onların ne düşündüklerini, kim olduklarını, durumlarını ve koşullarını irdeletmeyi sağlar. Sırtıkara’nın resimlerindeki toplumsal değinmeler yaşadığı toplumun, düzenin, dönemin gözlemleri ve tanıklıklarının özetidir .
Beral Madra